Yapı Sektörünün Temelleri Improva ile Çok Daha Sağlam

Yapı Sektörünün Temelleri Improva ile Çok Daha Sağlam

SAP’nin inovatif çözümlerinde uzmanlaşarak bu çözümlerin ilk uygulayıcıları arasında yer alana Improva, inovasyonun kritik önem taşıdığı yapı sektöründeki dönüşüm projeleriyle dikkat çekmeye devam ediyor. Improva’nın Genel Müdürü Fatih Işık sektörün dinamiklerini ve Improva’nın sektörün dinamiklerine ne tip çözümlerle cevap verdiğini anlatıyor.

Mal ve hizmet üreten 200’den fazla alt sektörü bünyesinde bulunduran yapı sektörü ekonominin lokomotifi konumunda. Yarattığı istihdam büyüklüğü ve etkileşim içinde olduğu sektörlerin çokluğu ile Gayri safi milli hasıladan yaklaşık %30’luk pay alan yapı sektörü ekonominin ve büyümenin itici gücü olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde sektörün bugün içinde bulunduğu durum değerlendirildiğinde sektörde ciddi bir gelişme ve değişim sürecine girildiği rahatlıkla görülebilir.

Değişim ve gelişim doğru yönlendirmek için TOBB Sektör Görünüm Raporu’nda önemle vurgulandığı üzere Türkiye’de yapı sektörünün gelecek dönemde ‘üretim odaklı’ olmaktan çıkıp ‘teknoloji odaklı’ olması gerekli. Sektördeki belirsiz ve dinamik yapı, farklı karakteristiklerdeki ürün gamı, çok fazla sayıda ve değişik girdilerin olması gibi nedenler üretim sürecini diğer sektörlerden farklılaştırıyor ve sektörün risk oranını arttırıyor. Bu nedenlerle yapı şirketlerinin pazar paylarında, kaliteli ürün ve hizmet sunumlarında, rekabet gücünde ve kullanıcı memnuniyetinde artış sağlayabilmesi için ar-ge faaliyetlerine ve teknolojiye yatırım yapmaları mecburi hale geldi.

Avrupa İnşaat Teknolojisi Platformu’nun 2030 hedeflerinde inovatif ve etkin üretim süreçleri tasarlanarak sektördeki üretim sürelerinin ve maliyetlerinin %50 azaltılabileceği öngörülüyor. Diğer yandan sektörde üretim süreçlerinde genel olarak yoğun enerji tüketimi bulunduğundan enerji tüketim yoğunluğunun azaltılmasının hem sürdürülebilirlik hem de maliyet azaltımı açısından kritiklik taşıdığı TOBB raporları ile tescillenmiş durumda. Tüm veriler ekonominin lokomotif sektöründe gelişimin önünün açılması için üretim ve enerji tüketimi alanlarında verimliliğin yükseltilmesi gerektiğini; sürdürülebilirlik düşük maliyet sağlamak adına planlama, üretim ve dağıtım süreçlerinin optimize edilmesinin şart olduğunu gösteriyor.

Biz Improva olarak sektörel gereklilikleri SAP’nin çözümleri ile harmanlayarak pek çok yapı firmasının inovasyon hedeflerine ulaşmasına katkıda bulunduk ve bulunmaya devam ediyoruz. SAP’nin yapı sektöründeki deneyimini sertifikalandırarak onayladığı sayılı partnerden biri olmamız sektöre verdiğimiz önemin ve başarılı projelerimizi sürdürme konusundaki azmimizin bir göstergesidir.

Enerji tüketimi optimizasyonu ile çimento üretiminde yakıt tüketiminin minimize edilmesi, multi lokasyonlu firmalarda müşterilere sevkiyat yapılacak lokasyona sistem üzerinden karar verilmesi, depolar arası ürün ve hammadde transferinin minimize edilmesi, satış plalarının kapasite kısıtları göz önüne alınarak optimum tedarik planlarına dönüştürülmesi gibi pek çok sektörel optimizasyon çalışmasına imza atan şirketimiz sektörün ana hedefleri doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor.

Çözümlerimizle şirketlerin alternatif satış, üretim, tedarik ve dağıtım planları hazırlayarak, olası bir yatırım kararının uzun, orta ve kısa vadede süreçlerini ve maliyetlerini ne şekilde etkileyeceğine sistem üzerinden karar verebilmelerini sağlıyoruz. Artık yeni makine, yeni dağıtım merkezi ve hatta yeni fabrika kararları direkt sistem üzerinden verilebiliyor. Bu esneklik şirketlerin çok daha hızlı hareket edebilmesine ve daha doğru kararlar almasına olanak sağlıyor.

Yapı sektöründe inovasyona yönelik sunduğumuz tescilli çözümlerimiz, bu alanda yaptığımız ar-ge çalışmaları ile gittikçe daha geniş bri kitleye ulaşıyor ve yeni başarı hikayeleri yazmak için duyduğumuz heyecan her geçen gün artıyor.

Yorumsuz

Post a Comment