Menu
Son yıllarda sağlık ve ilaç sektörü, teknolojideki gelişmeler, veri bolluğu, uzaktan bakımın yükselişi, değişen tüketici davranışları, COVID-19 pandemisi ve yeni oyuncuların girişi gibi faktörlerle önemli bir dönüşüm yaşamaktadır.
COVID-19 salgını, ilaç sektöründe önemli bir değişime yol açmıştır. Pandemiye yanıt olarak, şirketler hızlı bir şekilde aşılar geliştirmek için çaba göstermişlerdir. Bu süreçte mRNA teknolojisi gibi yenilikçi yaklaşımlar ön plana çıkmıştır.Salgın, sağlık hizmetlerinin dijitalleşmesini hızlandırmış ve uzaktan sağlık uygulamalarının yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur. İlaç firmaları, dijital platformlar aracılığıyla hasta takibi ve sağlık hizmetlerinin sunumu konusunda yeni çözümler geliştirmişlerdir.
İlaç sektörü, patent haklarının korunması ve fiyatlandırma politikalarının belirlenmesi gibi konularda sürekli olarak karşı karşıya olduğu zorluklarla mücadele etmektedir. Yeni ilaçların patent süreçleri uzun ve maliyetlidir ve ilaçların fiyatlandırılması konusundaki baskılar artmaktadır. Yeni bir ilacın keşfinden pazarlanmasına kadar geçen süre, patent başvurusu, klinik denemeler, düzenleyici onaylar ve üretim süreçleri gibi birçok aşamayı içerir. Bu süreçlerin her biri uzun zaman alabilir ve yüksek maliyetler gerektirebilir.
Ayrıca, klinik denemelerde başarısızlık riski ve gerekli düzenleyici onayların alınması için beklenmesi gereken süreler de ek zorluklar oluşturabilir. Patentin geçerlilik süresi dolunca, jenerik ilaç üreticileri piyasaya benzer bir ürünü daha düşük maliyetle sunabilir. Bu, orijinal ilaç şirketlerinin karlarını azaltabilir ve rekabeti artırabilir. Patent süreçlerinde yaşanan gecikmeler veya patentin geçerliliğine ilişkin anlaşmazlıklar, jenerik ilaçların piyasaya girişini hızlandırabilir. Dünya genelinde patent süreçleri ve ilaç regülasyonları farklılık gösterebilir. Bu durum, bir ilacın bir ülkede patent sahibi olması ve başka bir ülkede benzer bir ilacın jenerik versiyonunun satılmasına izin verilmesi gibi karmaşık durumları beraberinde getirebilir.
Biyoteknoloji ve gen terapisi alanındaki ilerlemeler, özellikle kanser, genetik hastalıklar ve nadir hastalıklar gibi karmaşık sağlık sorunlarına yönelik yeni tedavilerin geliştirilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Bu alandaki yenilikler, ilaç sektöründe büyümeyi desteklemektedir. Biyoteknoloji, biyoloji bilimini ve mühendislik prensiplerini bir araya getirerek organizmaların veya hücrelerin kullanılmasıyla ürünlerin ve süreçlerin geliştirilmesini sağlayan bir alanı ifade eder.
İlaç endüstrisinde, biyoteknolojik yöntemler genellikle protein veya genetik materyal gibi biyolojik bileşenlerin üretimi ve manipülasyonu için kullanılır. Bu, biyoteknolojik ilaçların üretilmesi, gen tedavisi, hücre terapisi ve aşılar gibi çeşitli alanlarda önemli bir rol oynar. Biyoteknoloji ve gen terapisi alanında son yıllarda büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Özellikle, mRNA temelli COVID-19 aşıları gibi yenilikçi tedavi yöntemleri, bu alandaki potansiyeli göstermiştir. Gelecekte, gen terapisi ve biyoteknoloji, kişiselleştirilmiş tıp, hastalıkların daha etkin tedavisi ve sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi gibi alanlarda daha da büyük bir rol oynayabilir.
İlaç üretiminde kullanılan ham maddelerin tedarikinde yaşanan zorluklar, üretim sürecini etkileyebilir. Özellikle bazı nadir bulunan hammaddelerin temini veya belirli coğrafi bölgelerdeki doğal afetlerin etkisiyle ham madde tedarik zinciri kesintiye uğrayabilir. Özellikle pandemi gibi beklenmedik durumlarda, ilaç üretim kapasitelerinin yetersiz kalması tedarik zincirinde sorunlara yol açabilir. Aşırı talep durumunda üretimdeki bu kısıtlamalar, ilaçların stoklanmasını veya dağıtılmasını geciktirebilir. laçların nakliyesi ve dağıtımında lojistik sorunlar yaşanabilir.
Uygun depolama koşullarının sağlanamaması, taşıma sırasında hasar görmesi veya nakliye güzergahlarında kısıtlamalar gibi faktörler, ilaç tedarik zincirini etkileyebilir. Farklı ülkelerdeki farklı regülasyon ve düzenlemeler, uluslararası ilaç tedarik zincirlerinde karmaşıklığa yol açabilir. Farklı ülkelerdeki farklı ruhsatlandırma süreçleri ve kalite standartları, tedarik zincirinin akışını etkileyebilir.
Hem malzeme depolarda hem ürün depolarda hem de dış depolarda hangi partinin nerede tutulduğunu anlık olarak görün.
Üretime mal çıkarken ya da ürünü sevk ederken istediğiniz lotu hızlı şekilde bulun, yeniden test tarihi gelen partileri diğerlerinden hızlı şekilde ayırın.
Malzemeleri raflara yerleştirirken doğru raf önerileri ile hızlı yerleştirme hızlı raftan alma süreçlerini kurun.
Dış depolarınızı doğru şekilde yönetin. Tam entegrasyon ile anlık stok bilgisine sahip olun.